State Street'in son araştırma raporu, kurumsal yatırımcıların tokenizasyon varlıklarına olan güveninin hızla arttığını gösteriyor. 2030 yılına kadar, tokenizasyon finansal araçlarının küresel kurumsal portföylerin %10 ila %24'ünü oluşturması bekleniyor. Özel pazar, yapısal değişimin ilk yaşandığı alan olarak görülüyor; burada özel sermaye ve özel sabit getirili menkul kıymetler, likidite eksikliği ve yüksek işletme maliyetleri nedeniyle tokenizasyonun erken odak noktaları haline geliyor. Mevcut kurumsal portföylerde dijital varlıkların ortalama payı %7 iken, önümüzdeki üç yıl içerisinde %16'ya çıkması bekleniyor. Ancak, kurumsallar genel olarak, üretken AI ve kuantum hesaplamanın operasyonlar üzerindeki dönüştürücü etkisinin, blok zinciri teknolojisinin kendisinden daha fazla olacağını düşünüyor.
Tokenizasyon Dalgası Hızlanıyor: Trilyon Dolarlık Özel Pazar İlk Kırılma Noktası
Tokenizasyon, geleneksel finansın uzun süredir var olan verimlilik sorunlarını çözmeyi amaçlayarak finans geleceğini yeniden şekillendiren ana güçlerden biri olarak görülmektedir.
· Yatırım stratejilerindeki değişim: State Street Bank Yatırım Hizmetleri Başkanı Joerg Ambrosius, kurumsal yatırımcıların "deneysel aşamayı aştığını" ve dijital varlıkları büyüme, verimlilik ve yenilik için stratejik bir kaldıraç olarak gördüğünü belirtti. Genel olarak, tokenizasyon trendinin sürekliliğini, döngüsel bir heyecan değil.
· 2030 tahmini: Kurumsal yatırımcılar, 2030 yılına kadar portföylerinde tokenizasyon araçlarıyla yapılan yatırımların oranının %10 ile %24 arasında olmasını bekliyor. Bu, pazarın Blok Zinciri teknolojisinin getirdiği verimlilik artışına yüksek bir beklentiyle yaklaştığını göstermektedir.
· Önemli突破领域:Özel Pazarlar:Özel sermaye ve özel sabit getirili menkul kıymetler, tokenizasyonun en erken ve en başarılı uygulama senaryoları olarak görülmektedir. Gayrimenkul ve özel krediler gibi varlıkların mülkiyetini dijitalleştirerek, bu pazarların likidite sorunlarını ve yüksek işletme maliyetlerini etkili bir şekilde çözmek, uzlaşma sürelerini kısaltmak ve geleneksel olarak dışlanmış yatırımcı gruplarını genişletmek mümkündür.
Dijital varlık oranı iki katına çıkacak: AI ve kuantum hesaplama daha devrimci
Rapor, kurumların farklı yeni teknolojilere yönelik farklı görüşlerini ve dijital varlıkların yatırım portföyündeki hızlı yükseliş trendini ortaya koydu.
· Dijital varlıkların mevcut oranı: Şu anda, kurum portföylerinde dijital varlıkların ortalama dağılımı %7'dir. Ana formlar arasında dijital nakit, halka açık hisse senetleri ve sabit getirili menkul kıymetlerin tokenizasyon versiyonları bulunmaktadır; her bir varlık portföyün ortalama %1'ini oluşturmaktadır.
· Üç yıl içinde iki katına çıkacak: Kurumların dijital varlıkların ortalama payının önümüzdeki üç yıl içinde iki katına çıkacağı bekleniyor ve %16'ya ulaşacak.
· Teknik öncelik sırası: Tokenizasyon büyük ilgi çekmesine rağmen, katılımcıların yarısından fazlası, üretken AI ve kuantum hesaplamanın operasyonlar üzerindeki etkisinin blok zincirinden daha büyük olduğunu düşünüyor. Ancak, bu teknolojilerin birbirini tamamlayacağını ve finansın geleceğini birlikte şekillendireceğini de vurguluyorlar. Joerg Ambrosius, tokenizasyon, yapay zeka ve kuantum hesaplamanın birleştiğini ve finans sektöründeki dönüşümü yönlendirdiğini belirtti.
Getiri İtici Güç Analizi: Bitcoin ve Ethereum Hala Dijital Portföyün Temeli
Varlık dağılımı açısından, varlık yönetim şirketleri (Asset Managers), varlık sahiplerine (Asset Owners) göre daha yüksek bir risk iştahı ve daha yüksek bir dijital varlık maruziyeti sergilemektedir.
· Risk tercihi farklılıkları: Varlık yönetim şirketleri, neredeyse tüm dijital varlık kategorilerinde varlık sahiplerinden daha yüksek pozisyonlara sahiptir. Örneğin, %14'lük bir varlık yönetim şirketi, %2 ile %5 arasında Bitcoin bulundurduklarını belirtirken, varlık sahipleri arasında bu oran yalnızca %7'dir. Daha az sayıda varlık yönetim şirketi, en az %5 oranında Ethereum, meme coin veya NFT'ye sahip olduklarını kabul etmekte, bu da daha geniş bir risk iştahını yansıtmaktadır.
· RWA tokenizasyonu: Gerçek dünya varlıkları (RWA) tokenizasyonu alanında, varlık yönetim şirketleri varlık sahiplerini geride bırakmaktadır; rapor, tokenize edilmiş kamu varlıklarına, tokenize edilmiş özel varlıklara ve dijital nakite daha büyük bir maruz kalma olduğunu bildirmektedir.
· Getiri itici gücü: Dijital portföyde, kripto para hala en büyük getiri itici gücüdür:
· Bitcoin: Katılımcıların %27'si Bitcoin'in şu anda en güçlü varlık olduğunu düşünüyor, %25'i ise önümüzdeki üç yıl içinde hala en yüksek getiriyi sağlayacak varlık olacağını öngörüyor.
· Ethereum: Katılımcıların %21'i Ethereum'un şu anda en yüksek getiri sağlayan varlık olduğunu düşünüyor, %22'si ise bu eğilimin devam edeceğini öngörüyor.
· Tokenizasyon varlıklarının getiri katkısı düşük: Karşılaştırıldığında, sadece %13'ü tokenize edilmiş kamu varlıklarının dijital getirilerinin ana itici gücü olduğunu belirtirken, özel varlık tokenizasyonu yalnızca %10'u kapsamaktadır. Bu rakamların önümüzdeki üç yıl içinde temel olarak sabit kalması beklenmektedir.
Sonuç
State Street Bank'ın raporu, kurumsal yatırımcıların dijital varlıkların geleceğine dair iyimser bir taslağını net bir şekilde ortaya koyuyor: tokenizasyon, geri dönüşü olmayan yapısal bir eğilimdir ve önümüzdeki on yıl boyunca sermaye piyasalarının işleyiş şeklini köklü bir şekilde değiştirecektir, özellikle de likiditesi düşük özel piyasalara canlılık kazandırarak. Kısa vadede Bitcoin ve Ethereum hala dijital portföylerin ana getiri motorları olsa da, tokenize varlıkların uzun vadeli potansiyeli büyük, özellikle de altyapı daha da geliştikçe ve yatırımcıların dijital araçlara olan güveni olgunlaştıkça. Kurumsal yapılar, blok zinciri, üretken AI ve kuantum hesaplama tarafından ortaklaşa yönlendirilen bu finansal geleceği karşılamak için hızla harekete geçiyor.
Bu makale haber bilgisi niteliğindedir, herhangi bir yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Kripto pazarındaki dalgalanmalar şiddetlidir, yatırımcıların dikkatli kararlar alması gerekir.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
State Street Bank raporu: Kurumsal beklentilere göre, 2030'larda Tokenize varlıkların portföydeki payı %24'e kadar yükselebilir.
State Street'in son araştırma raporu, kurumsal yatırımcıların tokenizasyon varlıklarına olan güveninin hızla arttığını gösteriyor. 2030 yılına kadar, tokenizasyon finansal araçlarının küresel kurumsal portföylerin %10 ila %24'ünü oluşturması bekleniyor. Özel pazar, yapısal değişimin ilk yaşandığı alan olarak görülüyor; burada özel sermaye ve özel sabit getirili menkul kıymetler, likidite eksikliği ve yüksek işletme maliyetleri nedeniyle tokenizasyonun erken odak noktaları haline geliyor. Mevcut kurumsal portföylerde dijital varlıkların ortalama payı %7 iken, önümüzdeki üç yıl içerisinde %16'ya çıkması bekleniyor. Ancak, kurumsallar genel olarak, üretken AI ve kuantum hesaplamanın operasyonlar üzerindeki dönüştürücü etkisinin, blok zinciri teknolojisinin kendisinden daha fazla olacağını düşünüyor.
Tokenizasyon Dalgası Hızlanıyor: Trilyon Dolarlık Özel Pazar İlk Kırılma Noktası
Tokenizasyon, geleneksel finansın uzun süredir var olan verimlilik sorunlarını çözmeyi amaçlayarak finans geleceğini yeniden şekillendiren ana güçlerden biri olarak görülmektedir.
· Yatırım stratejilerindeki değişim: State Street Bank Yatırım Hizmetleri Başkanı Joerg Ambrosius, kurumsal yatırımcıların "deneysel aşamayı aştığını" ve dijital varlıkları büyüme, verimlilik ve yenilik için stratejik bir kaldıraç olarak gördüğünü belirtti. Genel olarak, tokenizasyon trendinin sürekliliğini, döngüsel bir heyecan değil.
· 2030 tahmini: Kurumsal yatırımcılar, 2030 yılına kadar portföylerinde tokenizasyon araçlarıyla yapılan yatırımların oranının %10 ile %24 arasında olmasını bekliyor. Bu, pazarın Blok Zinciri teknolojisinin getirdiği verimlilik artışına yüksek bir beklentiyle yaklaştığını göstermektedir.
· Önemli突破领域:Özel Pazarlar:Özel sermaye ve özel sabit getirili menkul kıymetler, tokenizasyonun en erken ve en başarılı uygulama senaryoları olarak görülmektedir. Gayrimenkul ve özel krediler gibi varlıkların mülkiyetini dijitalleştirerek, bu pazarların likidite sorunlarını ve yüksek işletme maliyetlerini etkili bir şekilde çözmek, uzlaşma sürelerini kısaltmak ve geleneksel olarak dışlanmış yatırımcı gruplarını genişletmek mümkündür.
Dijital varlık oranı iki katına çıkacak: AI ve kuantum hesaplama daha devrimci
Rapor, kurumların farklı yeni teknolojilere yönelik farklı görüşlerini ve dijital varlıkların yatırım portföyündeki hızlı yükseliş trendini ortaya koydu.
· Dijital varlıkların mevcut oranı: Şu anda, kurum portföylerinde dijital varlıkların ortalama dağılımı %7'dir. Ana formlar arasında dijital nakit, halka açık hisse senetleri ve sabit getirili menkul kıymetlerin tokenizasyon versiyonları bulunmaktadır; her bir varlık portföyün ortalama %1'ini oluşturmaktadır.
· Üç yıl içinde iki katına çıkacak: Kurumların dijital varlıkların ortalama payının önümüzdeki üç yıl içinde iki katına çıkacağı bekleniyor ve %16'ya ulaşacak.
· Teknik öncelik sırası: Tokenizasyon büyük ilgi çekmesine rağmen, katılımcıların yarısından fazlası, üretken AI ve kuantum hesaplamanın operasyonlar üzerindeki etkisinin blok zincirinden daha büyük olduğunu düşünüyor. Ancak, bu teknolojilerin birbirini tamamlayacağını ve finansın geleceğini birlikte şekillendireceğini de vurguluyorlar. Joerg Ambrosius, tokenizasyon, yapay zeka ve kuantum hesaplamanın birleştiğini ve finans sektöründeki dönüşümü yönlendirdiğini belirtti.
Getiri İtici Güç Analizi: Bitcoin ve Ethereum Hala Dijital Portföyün Temeli
Varlık dağılımı açısından, varlık yönetim şirketleri (Asset Managers), varlık sahiplerine (Asset Owners) göre daha yüksek bir risk iştahı ve daha yüksek bir dijital varlık maruziyeti sergilemektedir.
· Risk tercihi farklılıkları: Varlık yönetim şirketleri, neredeyse tüm dijital varlık kategorilerinde varlık sahiplerinden daha yüksek pozisyonlara sahiptir. Örneğin, %14'lük bir varlık yönetim şirketi, %2 ile %5 arasında Bitcoin bulundurduklarını belirtirken, varlık sahipleri arasında bu oran yalnızca %7'dir. Daha az sayıda varlık yönetim şirketi, en az %5 oranında Ethereum, meme coin veya NFT'ye sahip olduklarını kabul etmekte, bu da daha geniş bir risk iştahını yansıtmaktadır.
· RWA tokenizasyonu: Gerçek dünya varlıkları (RWA) tokenizasyonu alanında, varlık yönetim şirketleri varlık sahiplerini geride bırakmaktadır; rapor, tokenize edilmiş kamu varlıklarına, tokenize edilmiş özel varlıklara ve dijital nakite daha büyük bir maruz kalma olduğunu bildirmektedir.
· Getiri itici gücü: Dijital portföyde, kripto para hala en büyük getiri itici gücüdür:
· Bitcoin: Katılımcıların %27'si Bitcoin'in şu anda en güçlü varlık olduğunu düşünüyor, %25'i ise önümüzdeki üç yıl içinde hala en yüksek getiriyi sağlayacak varlık olacağını öngörüyor.
· Ethereum: Katılımcıların %21'i Ethereum'un şu anda en yüksek getiri sağlayan varlık olduğunu düşünüyor, %22'si ise bu eğilimin devam edeceğini öngörüyor.
· Tokenizasyon varlıklarının getiri katkısı düşük: Karşılaştırıldığında, sadece %13'ü tokenize edilmiş kamu varlıklarının dijital getirilerinin ana itici gücü olduğunu belirtirken, özel varlık tokenizasyonu yalnızca %10'u kapsamaktadır. Bu rakamların önümüzdeki üç yıl içinde temel olarak sabit kalması beklenmektedir.
Sonuç
State Street Bank'ın raporu, kurumsal yatırımcıların dijital varlıkların geleceğine dair iyimser bir taslağını net bir şekilde ortaya koyuyor: tokenizasyon, geri dönüşü olmayan yapısal bir eğilimdir ve önümüzdeki on yıl boyunca sermaye piyasalarının işleyiş şeklini köklü bir şekilde değiştirecektir, özellikle de likiditesi düşük özel piyasalara canlılık kazandırarak. Kısa vadede Bitcoin ve Ethereum hala dijital portföylerin ana getiri motorları olsa da, tokenize varlıkların uzun vadeli potansiyeli büyük, özellikle de altyapı daha da geliştikçe ve yatırımcıların dijital araçlara olan güveni olgunlaştıkça. Kurumsal yapılar, blok zinciri, üretken AI ve kuantum hesaplama tarafından ortaklaşa yönlendirilen bu finansal geleceği karşılamak için hızla harekete geçiyor.
Bu makale haber bilgisi niteliğindedir, herhangi bir yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Kripto pazarındaki dalgalanmalar şiddetlidir, yatırımcıların dikkatli kararlar alması gerekir.