Son zamanlarda sektördeki proslar yoğun bir şekilde seslerini yükseltmeye başladı, birçok kişi süper bir piyasa hareketinin gerçekten yolda olabileceğini düşünüyor.

Teknik açıdan, bazı analizler BTC'nin 180.000 dolara yükselebileceğini, SOL'un hedef aralığının 380-460 dolar arasında olduğunu ve ETH'nin 12.000 doları geçmesinin de imkansız olmadığını düşünüyor. Elbette, bunlar sadece tahminler, piyasanın ne olacağını kimse bilemez.

Ama dikkat edilmesi gereken bir zaman noktası var - 2026'da Kuzey Amerika FIFA Dünya Kupası'na ev sahipliği yapacak. Tarihsel deneyimlerden yola çıkıldığında, ev sahibi ülkelerin ekonomisi genellikle bundan fayda sağlar. Veriler, bu Dünya Kupası'nın ABD'ye 5 milyar dolardan fazla kazanç getirebileceğini ve yaklaşık 40.000 istihdam yaratabileceğini öngörüyor. Ekonomik faaliyetler bir kez canlandığında, piyasa likiditesi doğal olarak iyileşecektir ki bu da genellikle riskli varlıklar için kötü bir durum değildir.

Politika açısından, Trump son zamanlarda bir röportajda Amerika’ya 20 trilyon dolar yatırım yapma hazırlığından bahsetti. Eğer bu plan gerçekten hayata geçirilirse, genel piyasa hissiyatını kesinlikle destekler. Bu tür bir ortamda, Bitcoin'in 60.000 dolara düşmesine göz yumması veya altının bu yıl %10-20 değer kaybetmesine ve ekonominin duraklama noktasına gelmesine izin vermesi hayal edilemez.

Sonuçta, piyasanın dalgalanmasının bir döngüsü var, ancak uzun vadede, yatırım yapmaya cesaret edenler genellikle fırsatları yakalayabilir. Tüm gün düşüşü savunanlar, sözleriyle ne kadar etkileyici olsalar da, hesaplarının birkaç puan bile artmadığını göremezler.