Sekiz yıldır bu dünyadayım, ilk iki yıl ben de bu tuhaf çemberin içinde dönüp durdum.
Bilanço kırmızıya döndüğünde hemen nakde çevirmek, kayıplar olduğunda ise sonuna kadar mücadele etmek. Bu döngü, tanıdık mı?
Sonradan gerçeği anladım: Kazancı koruyamamak, görünüşte ruh halinin bozulması gibi görünüyor, aslında ticaret çerçevesi hiç kurulmamış.
Ben de öyleydim, kazancım birkaç puanı geçince elim ayağıma dolanıyordu. Karımın buharlaşmasından korkuyor, trendin aniden değişmesinden endişe ediyordum - sonuçta her seferinde, daha yeni çıkmıştım ki piyasa fırlıyordu. Başkalarının kazancını iki katına çıkardığını görmek, ben sadece bakakalıyordum.
Gerçek bir dönüm noktası, bir şeyi anladığım zamandı:
Sürekli para kazanmak, sık sık küçük kazançlar elde etmekten değil, kar için yeterli koşu alanı bırakmaktan geçer.
O zamandan beri kendime birkaç katı kural koydum:
Giriş yapmadan önce kar alım seviyesini belirleyin, hedefe ulaşmadan asla erken çıkmayın.
Ortasında fiyatlar sert dalgalansa bile, ana destek kırılmadığı sürece, sonuna kadar mücadele et.
Başlamak gerçekten zor. Piyasayı izlerken sürekli kaçmayı düşünüyorsun.
Ama birkaç turdan sonra şunu fark ettim: Büyük bir trendin kazancını yakalamak, küçük kârların toplamından daha fazlasını kazanmak demek.
Bu işte asla kimin daha hızlı vurduğu değil, kimin daha uzun yaşayabileceği önemlidir.
Kısa vadeli dalgalanmanın cazibesine direnmek, en kârlı piyasa dilimini yakalama fırsatını sunar.
Son günlerde BTC, ZEC ve PIEVERSE'in hareketlerine dikkat edilebilir.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
9 Likes
Reward
9
1
Repost
Share
Comment
0/400
PermabullPete
· 10h ago
Vay, bu tam olarak benimle ilgili... Her seferinde pozisyonu kapatmamla fiyat aya doğru fırlıyor, çok sinir bozucu.
Çoğu trader neden kazançlarını koruyamaz?
Sekiz yıldır bu dünyadayım, ilk iki yıl ben de bu tuhaf çemberin içinde dönüp durdum.
Bilanço kırmızıya döndüğünde hemen nakde çevirmek, kayıplar olduğunda ise sonuna kadar mücadele etmek. Bu döngü, tanıdık mı?
Sonradan gerçeği anladım: Kazancı koruyamamak, görünüşte ruh halinin bozulması gibi görünüyor, aslında ticaret çerçevesi hiç kurulmamış.
Ben de öyleydim, kazancım birkaç puanı geçince elim ayağıma dolanıyordu. Karımın buharlaşmasından korkuyor, trendin aniden değişmesinden endişe ediyordum - sonuçta her seferinde, daha yeni çıkmıştım ki piyasa fırlıyordu. Başkalarının kazancını iki katına çıkardığını görmek, ben sadece bakakalıyordum.
Gerçek bir dönüm noktası, bir şeyi anladığım zamandı:
Sürekli para kazanmak, sık sık küçük kazançlar elde etmekten değil, kar için yeterli koşu alanı bırakmaktan geçer.
O zamandan beri kendime birkaç katı kural koydum:
Giriş yapmadan önce kar alım seviyesini belirleyin, hedefe ulaşmadan asla erken çıkmayın.
Ortasında fiyatlar sert dalgalansa bile, ana destek kırılmadığı sürece, sonuna kadar mücadele et.
Başlamak gerçekten zor. Piyasayı izlerken sürekli kaçmayı düşünüyorsun.
Ama birkaç turdan sonra şunu fark ettim: Büyük bir trendin kazancını yakalamak, küçük kârların toplamından daha fazlasını kazanmak demek.
Bu işte asla kimin daha hızlı vurduğu değil, kimin daha uzun yaşayabileceği önemlidir.
Kısa vadeli dalgalanmanın cazibesine direnmek, en kârlı piyasa dilimini yakalama fırsatını sunar.
Son günlerde BTC, ZEC ve PIEVERSE'in hareketlerine dikkat edilebilir.